9 Nisan 2010 Cuma

Papatya..............


Baharın müjdecisi...

Kır çiçeklerinin (bana göre) en güzeli...

Hem güzel ve zarif, hem sade...

Hassas, kırılgan, ince...

Aşkın en saf hali....................


PAPATYANIN AŞKI
Koskoca bir bahçede harikulada çiçekler içinde bir papatya.. Ve papatya aşık olmuş, yanmış tutuşmuş ak sakallı bahçıvana.. Bir ümit bekliyormuş. Yüzlerce çiçeğin arasından Onunla, sadece onunla saatlerce ilgilensin.. Buz gibi suyunu sadece ona döksün istiyormuş.. Sadece ona değsin makası, Sadece ona gülsün dudakları.. Kıskanıyormuş bahçıvanı, kırmızı güllerden, sarı lalelerden, mor menekşelerden.. zambaklardan... Papatya, sadece bahçıvan için açıyormuş, bembeyaz yapraklarını...

Bir gün, aşkı öyle büyümüşki.. Papatya yapraklarını taşıyamaz olmuş.. Eğilivermiş boynu.. Toprağa bakıyormuş artık.. Bahçıvanın sadece sesini duyuyormuş.. Ayaklarını görüyormuş.. Bunada şükür diyormuş.. Yetiyormuş ona, bahçıvanın varlığını hissetmek.. Zaman akıp gidiyormuş.. Papatya bahçıvanın yüzünü görmeyeli çok olmuş.. Ne var sanki boynumu kaldırsa.... Bir kerecik daha görsem yüzünü diyormuş...

Ve işte bir gün...Bahçıvan papatyaya doğru yaklaşmış.. İncecik bedenini ellerinin arasına almış.. Elindeki sopayı, köklerinin yanına, toprağa sokmuş bir iple papatyanın gövdesini bağlayıvermiş sopaya.. Papatya o an daha çok sevmiş bahçıvanı.. Hala göremiyormuş onu, ama bedeni kurtulmuş.. Uzun bir müddet sonra, bahçıvan uğramaz olmuş bahçeye.. Gelen giden yokmuş.. Kahrından ölecekmiş papatya..

Ama işte bir sabah... Hortumdan akan suyun sesiyle uyanmış.. Derin bir oh çekmiş.. Çılgıncasına sevdiği bahçıvan geri gelmiş.. Birden, kendisine doğru gelen iki ayak görmüş.. Bu onun delicesine sevdiği bahçıvan değilmiş.. Başka birisiymiş.. Adamın elinde bir de makas varmış.. Papatyanın kafasını kaldırmış yukarıya doğru....

Ne güzel açmışsın sen öyle demiş.. Bu gencecik, yakışıklı bir delikanlıymış.. Gözleri gök mavisi, saçları güneş sarısıymış.. Ama gövden seni taşımıyor demiş. Elindeki makası papatyanın boynuna doğru uzatmış.. Ve bir hamlede bağını gövdesinden ayırmış.. Papatya yere düşerken hatırlamış sevdiğini.. O ak saçlı, ak sakallı, yaşlımı yaşlı bahçıvanı hatırlamış.. Birde o gencecik, yakışıklı delikanlıyı düşünmüş.. Ve o an anlamış, neden o yaşlı bahçıvanı sevdiğini.. O her şeye rağmen, papatyaya emek vermiş.. Ona hiç bir zaman güzel olduğunu söylememiş, ama onu aslında hep sevmiş....
Papatya anlamış artık...

Yere düştüğünde son bir kez düşünmüş sevdiğini... Teşekkür etmiş ona içinden.. Son yaprağıda kuruduğunda, biliyormuş artık....
(Aşk hikayelerinden alıntı)

Ama ben kırlara gitmek istiyorum, papatyaların arasında olmak istiyorummmmmmmmmmmm...

İstemekle kalmak istemiyor ruhum :(

Şeytan diyor kalk git şimdi, şeytanı dinlesem mi bir seferlik, nolurrr ruhum:)

Herkese güzel bir haftasonu diliyorum ...


6 yorum:

  1. başka bir şarkı yakışmazdı bu güzel yazıyaa. elinize saglık :)

    YanıtlaSil
  2. çok güzel bir hikaye. paylaşım için teşekkürler.
    güzel haftasonları.

    YanıtlaSil
  3. Teşekkür ederim Komançi:)
    Ama papatyalara gidemedim:(

    YanıtlaSil
  4. Stuven teşekkürler.
    Sevgiler:)

    YanıtlaSil
  5. Şu papatyalar...
    bazen buruklugumuzu sıgdırırız her bir yapragına, bazen sevinçlere boguluruz gizemli kokusuyla.ah şu papatyalar, bizim kadar zayıf.. yüregimiz kadar sevgi dolu.O yüreginize ve kaleminize saglık.
    Saygılar

    YanıtlaSil
  6. Papatya... ben gibi...
    Güzel yorum ve de bizlerle paylaştığınız güzel şiirler için teşekkürler Puzzle.
    Sevgiler

    YanıtlaSil