Bağlarıyla Bozcaada;
22 Nisan gecesi yola çıkıp, 23 Nisan sabahı ilk durağımız Bozcaada'ya vardık.
Feribotla yaklaşırken hayalimde canlandırdığım Bozcaada'ya gideceğim için mutlu olan ben ordan hayal kırıklığıyla ayrıldığımı itiraf etmeliyim..
Meşhur!!! Ayazma plajı (pek bi meşhurluğunu göremedim,daha önce gördüğüm plajlarla kıyas bile kabul etmeyen bir sahil ve plaj) ve kaleden başka bişiyi olmayan adayı üzgünüm sevemedim.. Rehberimiz temmuzda festival(bağbozumu) zamanı gitmek gerektiğini söylese de bir daha gideceğimi sanmıyorum..(Bozcaadalılar lütfen kızmasınlar)
Bergama''Pergamon'';
dünyanın en büyük açık hava müzesi...koca bir tarihe evsahipliği yapmış kent...
kalın dış duvarları, iç sofalı planları, yığma yapı gereklerine bağlı pencere boyutları ile tarihi evleri ..
üst bölümleri Berlin’de Pergamon Müzesi’nde bulunan, sadece temel kalıntıları bulunan Zeus Sunağı..heykeller, kitabeler ve mimari kalıntılar maalesef ki; Berlin'e götürülmüştür..
parşömenin icadı..
ılıcaları..
düz ve düğümlü dokuma tarzı ile, kendine has renk ve desen yapısı ile ayrı bir kimliğe sahip halıları..
İzmir'e böylesine yakın olmasına rağmen bunca yıldır gitmeyen ruhum kendine çoook kızdı...
Ayvalık-Cunda-Asos-Çanakkale ise daha sonra:)